Vasiyetname ve İptal Davası Nedir?
Vasiyetname ya da vasiyet mirasbırakanın ölümünden sonraki arzularını ve mirasının paylaşımına ilişkin isteklerini içeren yazılı belge ya da sözlü beyana denir ve vasiyetname ve iptal davası bu belgeye dayalıdır. Vasiyetnameye ilişkin düzenlemeler TMK’nın 502 ve devamındaki maddelerinde düzenlenmiştir. Kanuna göre vasiyetname resmi şekilde, mirasbırakanın kendi el yazısı ile ve sözlü şekilde yapılabilir. Vasiyetname düzenleyebilmek için mirasbırakanın ayırt etme gücüne sahip ve onbeş yaşını doldurmuş olması gerekir.
Resmi Şekilde Vasiyetname Nasıl Düzenlenir?
Resmi şekilde vasiyetname sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli tarafından düzenlenir. Ancak aşağıdaki maddede sayılan kişiler vasiyetnamenin düzenleyemez ve tanık olarak bulunamazlar.
Madde 536- Fiil ehliyeti bulunmayanlar, bir ceza mahkemesi kararıyla kamu hizmetinden yasaklılar, okur yazar olmayanlar, mirasbırakanın eşi, üstsoy ve altsoy kan hısımları, kardeşleri ve bu kişilerin eşleri, resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine memur veya tanık olarak katılamazlar.
Resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine katılan memura ve tanıklara, bunların üstsoy ve altsoy kan hısımlarına, kardeşlerine ve bu kişilerin eşlerine o vasiyetname ile kazandırmada bulunulamaz
Resmi şekilde vasiyetname vasiyet edenin durumuna göre iki şekilde yapılabilir:
- Mirasbırakan, arzularını resmî memura yazılı ya da sözlü olarak iletir. Bunun üzerine memur, vasiyetnameyi düzenler ve okuması için mirasbırakana verir. Vasiyetname, mirasbırakan tarafından okunup imzalanır. Memur, vasiyetnameyi tarih koyarak imzalar. Vasiyetnameye tarih ve imza konulduktan hemen sonra mirasbırakan, vasiyetnameyi okuduğunu, bunun son arzularını içerdiğini memurun huzurunda iki tanığa beyan eder. Tanıklar, bu beyanın kendi önlerinde yapıldığını ve mirasbırakanı tasarrufa ehil gördüklerini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar. Vasiyetname içeriğinin tanıklara bildirilmesi zorunlu değildir. (TMK – 533,534)
- Mirasbırakan vasiyetnameyi bizzat okuyamaz veya imzalayamazsa, memur vasiyetnameyi iki tanığın önünde ona okur ve bunun üzerine mirasbırakan vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan eder. Bu durumda tanıklar, hem mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını ve onu tasarrufa ehil gördüklerini; hem vasiyetnamenin kendi önlerinde memur tarafından mirasbırakana okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar. (TMK – 535)
El Yazısı İle Vasiyetname Nasıl Düzenlenir?
El yazılı vasiyetnamede miras bırakan arzu ve isteklerini kendi el yazısı ile yazmalı ve vasiyetnameye tarih ekleyerek imzalamalıdır. Bilgisayardan düzenlenip alınan çıktının imzalanması durumunda vasiyetname geçerli olmayacaktır. Vasiyetnamenin tamamının vasiyet edenin el yazısı ile yazılması zorunludur. El yazılı vasiyetname düzenlendikten sonra saklanmak üzere açık veya kapalı olarak notere, sulh hâkimine veya yetkili memura bırakılabileceği gibi murisin kendisinin muhafaza etmesi ya da güvendiği bir kişiye bırakması da mümkündür.
Sözlü Vasiyet Nasıl Yapılır?
Sözlü vasiyete ilişkin kurallar Türk Medeni Kanunu’nun 539 ve devamındaki maddelerde düzenlenmiştir:
a. Son arzuları anlatma
Madde 539- Mirasbırakan; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmî veya el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurabilir.
Bunun için mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır ve onlara bu beyanına uygun bir vasiyetname yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler.
Resmî vasiyetname düzenlenmesinde okur yazar olma koşulu dışında, tanıklara ilişkin yasaklar, sözlü vasiyetteki tanıklar için de geçerlidir.b. Belgeleme
Madde 540- Mirasbırakan tarafından görevlendirilen tanıklardan biri, kendilerine beyan edilen son arzuları, yer, yıl, ay ve günü de belirterek hemen yazar, bu belgeyi imzalar ve diğer tanığa imzalatır. Yazılan belgeyi ikisi birlikte vakit geçirmeksizin bir sulh veya asliye mahkemesine verirler ve mirasbırakanı vasiyetname yapmaya ehil gördüklerini, onun son arzularını olağanüstü durum içinde kendilerine anlattığını hâkime beyan ederler.
Tanıklar, daha önce bir belge düzenlemek yerine, vakit geçirmeksizin mahkemeye başvurup yukarıdaki hususları beyan ederek mirasbırakanın son arzularını bir tutanağa geçirtebilirler.
Sözlü vasiyet yoluna başvuran kimse askerlik hizmetinde bulunuyorsa, teğmen veya daha yüksek rütbeli bir subay; Ülke sınırları dışında seyreden bir ulaşım aracında bulunuyorsa, o aracın sorumlu yöneticisi; sağlık kurumlarında tedavi edilmekteyse, sağlık kurumunun en yetkili yöneticisi hâkim yerine geçer.c. Hükümden düşme
Madde 541- Mirasbırakan için sonradan diğer şekillerde vasiyetname yapma olanağı doğarsa, bu tarihin üzerinden bir ay geçince sözlü vasiyet hükümden düşer.
Vasiyetname İptali Davası Nedir?
Kanunda vasiyetnamenin iptaline yol açan sebepler şu şekilde sıralanmıştır:
1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa,
2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa,
3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise,
4. Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa.
İptal davası, vasiyetnamenin iptali durumunda menfaati bulunan mirasçı ya da vasiyet alacaklısı tarafından açılabilir.
Dava ile vasiyetnamenin tamamının iptali talep edilebileceği gibi bir kısmının iptalini talep etmek de mümkündür.
Vasiyetnamenin İptali Davası Hangi Sürede Açılmalıdır?
İptal davası dava açmak isteyen kişinin iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içinde açılmalıdır. Ayrıca vasiyetnamenin açılma tarihinden itibaren iyiniyetli davalılara karşı on yıl; iyiniyetli olmayan davalılara karşı ise yirmi yıl geçtiği zaman dava hakkı düşmektedir
Vasiyetname İptaline İlişkin Örnek Yargı Kararları
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E: 2004/2862 K: 2004/4336 T: 05.04.2004:
11.5.1998 günlü vasiyetname yapılırken murisin ehliyetinin bulunmadığı da ileri sürülerek vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi istenilmiştir. Vasiyetname yapılırken M Sağlık Ocağından 11.5.1998 günlü, ehil olduğunu gösteren rapor alınmışsa da, dinlenen davacı tanıkları vasiyetnamenin yapıldığı sırada murisin temyiz kabiliyetinin bulunmadığını ifade etmişlerdir. Vasiyetnamenin yapıldığı anda muris 76 yaşındadır. Tanık sözleri ve dosyadaki tüm deliller değerlendirilerek vasiyetin yapıldığı anda muris Sedef’in ehliyetinin olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ E: 2012/18348 K: 2012/22707 T: 06.11.2012
Ancak, hukuki ehliyet durumunun doktor raporu ile kanıtlanması esastır. Mahkemece, davacıdan murisin vasiyetname tarihindeki sağlık durumunu gösterir hastane kayıt, reçete, rapor, sağlık karnesi vs. gibi delilleri re’sen sorulup istenerek, vasiyetnamenin tanzimininde alınan Sağlık Ocağı raporu da celp edildikten sonra, vasiyetnamenin tanzim tarihinde murisin hukuki ehliyete sahip olup olmadığı husunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir. ( HGK. 18.07.2007 tarih ve 583-556 ve 3.H.D. 22.06.2009 tarih ve 7669-10711 )
Kocaeli Miras Davaları
Vasiyetnameye ya da miras hukukuna ilişkin olarak yaşamış olduğunuz problemlerin çözümü noktasında destek almak için iletişim kısmından sorununuzu bize iletebilir ayrıca benzer konuda Muris Muvazaası (Mirastan Mal Kaçırma) Nedir? adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.