Delil Tespiti Davası
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu İkinci Bölüm Delil Tespiti ve Diğer Hukuki Korumalar başlığı altında 400-406. Maddeler arasında düzenlenmiştir. Öncelikle kanun maddesine bakmak gerekirse;
Delil tespitinin istenebileceği hâller
MADDE 400- (1) Taraflardan her biri, görülmekte olan bir davada henüz inceleme sırası gelmemiş yahut ileride açacağı davada ileri süreceği bir vakıanın tespiti amacıyla keşif yapılması, bilirkişi incelemesi yaptırılması ya da tanık ifadelerinin alınması gibi işlemlerin yapılmasını talep edebilir.
(2) Delil tespiti istenebilmesi için hukuki yararın varlığı gerekir. Kanunda açıkça öngörülen hâller dışında, delilin hemen tespit edilmemesi hâlinde kaybolacağı yahut ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimal dâhilinde bulunuyorsa hukuki yarar var sayılır.
Görev ve yetki
MADDE 401- (1) Henüz dava açılmamış olan hâllerde delil tespiti, esas hakkındaki davaya bakacak olan mahkemeden veya üzerinde keşif yahut bilirkişi incelemesi yapılacak olan şeyin bulunduğu veya tanık olarak dinlenilecek kişinin oturduğu yer sulh mahkemesinden istenir.
(2) Noterlerin, 18/1/1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu uyarınca yapacağı vakıa tespitine ilişkin hükümler saklıdır.
(3) Esas hakkında açılan davada, delil tespiti yapan mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğu ileri sürülemez.
(4) Dava açıldıktan sonra yapılan her türlü delil tespiti talebi hakkında sadece davanın görülmekte olduğu mahkeme yetkili ve görevlidir.
Delil tespiti talebi ve karar
MADDE 402- (1) Delil tespiti talebi dilekçeyle yapılır. Dilekçede tespiti istenen vakıa, tanıklara veya bilirkişilere sorulması istenen sorular, delillerin kaybolacağı veya gösterilmesinde zorlukla karşılaşılacağı kuşkusunu uyandıran sebepler ile aleyhine delil tespiti istenen kişinin ad, soyad ve adresi yer alır. Tespit talebinde bulunan, durum ve koşulların imkân vermemesi nedeniyle, aleyhine tespit yapılacak kişiyi gösteremiyorsa talebi geçerli sayılır.
(2) Mahkeme tarafından belirlenen tespit giderleri avans olarak ödenmedikçe sonraki işlemler yapılmaz.
(3) Tespit talebi mahkemece haklı bulunursa karar, dilekçeyle birlikte karşı tarafa tebliğ edilir. Kararda ayrıca, delil tespitinin nasıl ve ne zaman yapılacağı, tespitin icrası esnasında karşı tarafın da hazır bulunabileceği, varsa itiraz ve ilave soruların bir hafta içinde bildirilmesi gerektiği belirtilir.
Delil Tespiti Kararı İçin Gerekli Şartlar
Yukarıda yer alan kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere talep üzerine mahkemenin karar verebilmesi için gecikmesinde sakınca bulunan veya zarara uğrama ihtimali, zayi olma ihtimali yüksek olan bir durum mevcut olmalıdır. Bu durum veya durumların mevcut olması halinde mahkeme masrafların da usule uygun ve süresinde tamamlanmış olması şartıyla hızlı bir şekilde talep edilen duruma ilişkin bilirkişi incelemesi veya gerekli diğer işlemleri yapacaktır. Mahkeme keşfin yapılacağı güne karar vermesiyle birlikte acele bir halin varlığı halinde karşı tarafa bu durum tebliğ olmadan da işlemi yapabilecek konuya ilişkin raporları daha sonra karşı tarafa tebliğ edecektir. Bu durumda karşı taraf delil tespitine 1 hafta içerisinde itiraz edebilecektir. Ancak acele halin görülmemesi durumunda mahkeme keşif gününü ve tespit kararını ilgiliye tebliğ ederek 1 hafta içerisinde itiraz edebileceğini ve keşif günü hazır bulunabileceğını bildirir.
Yetkili ve Görevli Mahkeme
Görevli mahkeme, esas davanın açılacağı mahkeme veya sulh hukuk mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise tespitin yapılacağı yer mahkemesi veya tanığın dinleneceği yer mahkemesidir.
Asıl davada, delil tespitindeki vakıalar delil olarak gösterilebilecektir. Böylece bir konuda bilirkişi marifeti ile yapılacak işlemin uygulamada yaklaşık olarak 4-5 ayı bulduğu düşünüldüğünde delil tespiti hak kaybını önleyecek önemli bir yoldur. Sürecin takibi ve sonrasında asıl davanın açılması hususları süreler, görev ve yetkili mahkemeler açısından önem arz etmektedir. Bu nedenle bu konuda bir avukat desteği almanızı tavsiye ederiz.
Kocaeli’de Delil Tespiti Süreci
Kocaeli ilinde bulunan avukatlık ofisimize gelerek KOCAELİ’de konuya ilişkin süreçlerle ilgili bilgi alabilir, alanında uzman avukatlarımıza danışabilirsiniz. Kocaeli/İzmit bölgesinde değilseniz, iletişim kısmında yer alan mail adresimiz ve telefon numaramız ile avukatlarımızla irtibata geçebilirsiniz.
Not: Sıkça okunan VESAYET (VASİ ATAMA) DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ ve VESAYET (VASİ ATAMA) DAVASI NEDİR? başlıklı yazılarımızı inceleyebilirsiniz.
Örnek Yargı Kararları
YARGITAY HGK E. 2017/13-699, K. 2018/1867, T. 6.12.2018
TRAFİK KAZASI NEDENİ İLE MADİ MANEVİ TAZMİNAT ( Değişik İş Dosyası Üzerinden Tesis Edilen Delil Tespiti Raporuna İtiraz Edildiği – Mahkemece Tespit Raporunu Düzenleyen Bilirkişi Heyetinden Yargılama Aşamasında Davalıların İtirazlarını da Karşılayacak Şekilde Ek Rapor Alınarak Karar Verilmesinin Yerinde Olduğu )
DELİL TESPİTİNE İTİRAZ ( İtirazın Delil Tespitini Yapmış Olan Mahkemeye Yapılacağı/Delil Tespitine İtiraz Bir Süreye Bağlı Olmayıp Delil Tespitine İtirazdan Önce Dava Açılmış İse Bu İtirazın Davanın Açılmış Olduğu Mahkemeye Yapılacağı ve O Mahkeme Tarafından İnceleneceği – Karşı Taraf Delil Tespiti Yolu İle Alınmış Olan Bilirkişi Raporuna İtiraz Ederse Delil Tespitini Yapmış Olan Mahkemenin Aynı Bilirkişiden Ek Rapor İstemesi Gerekeceği )
RAPORU HAZIRLAYAN BİLİRKİŞİLERDEN EK RAPOR ALINMASI ( Tazminat – Değişik İş Dosyası Üzerinden Tesis Edilen Delil Tespiti Raporuna İtiraz Edildiği/Mahkemece Tespit Raporunu Düzenleyen Bilirkişi Heyetinden Yargılama Aşamasında Davalıların İtirazlarını da Karşılayacak Şekilde Ek Rapor Alınarak Karar Verilmesinin Yerinde Olduğu )…
YARGITAY 6. HD. 2015/7553 E. 2016/2595 K. 31/03/2016 T.
Taraflar arasında 01/06/2013 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede binada bulunan dokuz adet dairenin personel lojmanı olarak kullanılacağı belirtilmiştir. Mahkemece, davacı kiralayanın talebi üzerine … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/44 D.İş sayılı sayılı delil tespiti dosyasında 18/07/2014 tarihinde, davalıya tebligat yapılmaksızın davalının yokluğunda yapılan delil tespiti üzerine hazırlanan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de, delil tespitinde hazırlanan bilirkişi raporu davalıya tebliğ edilmemiş, davalı yargılama sırasında bu bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. İtiraza uğrayan delil tespiti bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru değildir.
Bu sebeple gerekirse mahallinde keşif yapılmak suretiyle delil tespiti raporunda belirlenen hasar ve eksiklikler ile ilgili olarak davalının itirazları da göz önüne alınmak suretiyle, hor kullanım ve olağan kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar ayrımı yapıldıktan sonra kullanım süresi ile de orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülerek, ayrıca tamir için geçecek süre de belirlenerek hüküm kurmaya yeterli, denetime elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir….